Ne Nedir?

A

Ablasyon: Ameliyatla çıkarma. bkz. Kateter ablasyon tedavisi.
Aerobik: Tekrarlı, ritmik egzersizleri içeren kas egzersizleri. Tempolu yürüyüş, bisiklet sürme ve yüzme gibi.
Ailesel hiperkolesterolemi: Aile bireylerinde yüksek kolesterol olma durumudur.
Anevrizma: Damarlarda oluşan balon benzeri şişkinlik.
Anjina: Kalp kasının yeterli ölçüde kan ve oksijen alamadığı durumda oluşur. Kalp hastalıklarının işaretidir ve tedavi edilmelidir.
Anjiyografi (Anjiyo): Kan damarlarının içerisine özel bir solüsyonun (sıvının) enjekte edilip, daralmış damarların tespiti için X-ray görüntüsüne bakıldığı tıbbi yöntem.
Anjiyoplasti: Daralmış damarların genişletilmesi için yapılan tedavi.
Antioksidan: Kalp sağlığını desteklediği düşünülen, çoğunlukla meyve ve sebzelerde bulunan, vitamin ve diğer maddelerdir.
Aort: Oksijeni yüksek kanı kalpten alıp tüm vücuda dağıtan ana damar.
Aritmi: Anormal kalp ritmi, kalp atışı.
Arter: Oksijeni ve kanı kalpten vücuda taşıyan kan damarı, atardamar.
Aterom: Atardamarların duvarlarında biriken yağ parçacıkları.
Atriyal fibrilasyon: Kulakçıkların çok hızlı, dakikada 400’ün üzerinde attığı ve karıncıkların düzensiz ve hızlı cevap verdiği, kasılmak yerine titrediği bir ritim bozukluğudur. Bu durum kalp içinde pıhtı oluşumuna sebep olabilir.
Atriyoventriküler düğüm: Kalbin kulakçık ve karıncıkları arasında elektriksel uyarıların geçişini sağlayarak kalbin kasılıp gevşemesini kontrol eden kısımdır.
Atriyum: Kalbin iki üst odacıklarından her biri, kulakçık. Kalbin karıncıklarının kanla dolmasını sağlarlar. Kalbin daha az pompalama yapan iki odacığıdır.

B

BKİ: Beden kitle endeksi. Kilonun boya bölünmesiyle hesaplanan, boyunuz için uygun kiloyu öğrenmenize yarayan sayısal değer.
Bradikardi: Yavaş kalp atışı.

C-Ç

Çoklu doymamış yağ: Ayçiçek yağı, mısırözü yağı, balık yağı ve bazı margarinlerde, bitki ve balıklarda bulunan iyi bir yağ çeşididir.

D

Damar sertliği (ateroskleroz): Kandaki kolesterol yüksek olduğu zaman, kalbi ve beyni besleyen damarların iç yüzüne yapışarak plaklar oluşturur. Kolesterol dışındaki bazı maddelerin de eklenmesiyle bu plaklar büyür ve bunlar üzerinde oluşan çatlaklarda gelişen pıhtılar damarları tıkar. Bu plakların damarda oluşumuna, damarları daraltmasına ve tıkamasına damar sertliği denir.
Defibrilasyon: Kalbe elektrik şoku verilmesiyle kalp ritminin düzenlenmesini sağlayan yöntem.
Diyabet: Kan şekerindeki düzensizliğin sebep olduğu hastalık, şeker hastalığı.
Diyastolik kan basıncı: Kalbin gevşeme durumunda okunan kan basıncı değeridir. İkinci değerdir. Küçük tansiyon da denir.
Diyetisyen: Sağlıklı beslenme ve özel diyetlerle ilgili danışılan, sağlık profesyoneli.
Diüretik: Yüksek tansiyon ve kalp yetersizliği tedavisinde kullanılan ilaç.
Doku kapağı: Kalp kapağının hasarlanması ya da hastalığı sonucu bazı hayvan ya da insanlardan alınan kapakların hastadaki kapakla değiştirilmesi için kullanılan kapak.
Doymamış yağ: Bitkisel kaynaklı gıdalarda ve balıkta bulunan iyi bir yağ çeşididir. Tekli ve çoklu yağ diye çeşitleri vardır.
Doymuş yağ: Özellikle et ve et ürünleri gibi hayvansal besinlerde bulunan bir yağ çeşididir. Katı yağ olarak da bilinirler. Tereyağı, krema, kaymak, süt, peynir ve etler doymuş yağlardan ve aynı zamanda kolesterolden zengin gıdalardır. Fazlası kalp hastalıkları riskini arttırır.

E

Efor testi: Egzersiz sırasında kalbin elektriksel aktivitesini kaydeden test.
Ejeksiyon fraksiyonu: Kalbin içine dolan kanı pompalama yüzdesi. Kalp normalde her kasıldığında içindeki kanın %50 ila %80’ini pompalar. Ejeksiyon fraksiyonunun %40’ın altına düşmesi ise kalp kasının iyi çalışmadığı anlamına gelir.                                                                                                                                                                                                                        Ekokardiyografi (EKO): Kalbin nasıl çalıştığını gösteren ultrason görüntüsü.
Elektrokardiyografi (EKG): Kalbin elektriksel aktivitesinin ve ritminin kaydedildiği bir testtir.
Elektrofizyolojik test: Anormal kalp ritimleri hakkında bilgi veren ve tespit edilmesini sağlayan yöntem.
Enzimler: Vücuttaki kimyasal olayları uyaran proteinlerdir.

F

Felç (inme): Kanama ya da pıhtı oluşumu nedeniyle beyne giden damarlarda kan akışının kesilmesidir. Beynin bir kısmı oksijensiz kalır.
Fibrilasyon: Bir şeyin kontrolsüz titremesi. Bkz. Atriyal fibrilasyon.
Fizyoterapist: Genel zindelik ve hareketliliği arttırmaya yardımcı olan sağlık profesyoneli.

H

HDL kolesterol (yüksek yoğunluklu lipoprotein): Kötü kolesterolün (LDL) düşürülmesine yardımcı olan iyi kolesteroldür.
Hiperkolesterolemi: Kandaki kolesterol seviyesinin yüksek olması.
Holter testi: 24 saatin üzerinde kalp ritimlerinin devamlı kayıt edilmesi.

İ

İmplante edilebilen kardiyoverter defibrilatör (ICD): Göğüs duvarına yerleştirilen, kalp ritimlerinin izlenebildiği bir cihazdır. Tehlikeli, anormal bir ritim olduğunda ICD kalbe elektrik şoku vererek ritim bozukluğunu tedavi edebilir.
İntramüsküler: Kas içine.
İntravenöz: Damar içine.
İskemi: Bir doku veya organa giden kan akımının azalması ya da kesilmesine bağlı olarak ortaya çıkan durum.
İskemik kalp hastalığı/Koroner kalp hastalığı: Koroner damarlara çok az kan akışının olması.

K

Kalp bloğu: Elektriksel uyarıların kalbin farklı kısımlarına ulaşması sonucu kalbin düzgün çalışamaması.
Kalp krizi: Kan pıhtısının kalbe giden damarı tıkamasıyla kalbin oksijensiz kalması durumudur.
Kalp kapak hastalıkları: Kalpteki 4 kapakçıktan en az birinin hasarlanması ya da bozulması sonucu oluşan hastalıklar.
Kalp yetersizliği: Kalbin pompalama işlevini yeterli derecede ve güçlükte yerine getirememesi.
Kalp hızı: Kalbin bir dakikadaki atım sayısı.
Kalp pili: Kalbin uyarıları düzgün olmadığında kullanılan cihazdır. Göğüs kısmına yerleştirilir ve elektriksel uyarılar göndererek kalbin kasılmasını sağlar.
Kan basıncı (tansiyon): Kanın, hareketi boyunca damarların duvarlarına yaptığı itme kuvvetinin oluşturduğu basınç.
Kan damarı: İçi boş tüplerden oluşan, vücutta kanın taşınmasını sağlayan ağ şeklindeki yapılar.
Kapak stenozu: Kapak daralması.
Kapak yetersizliği: Kalp kapakları düzgün kapanmadığından kanın kalbe geri akışına sebep olan bozukluk.
Kardiyak: Kalp ile ilgili.
Kardiyak aresti: Kalbin pompalamasının, atmasının durması.
Kardiyak enzim testleri: Kalp krizi süresince kalp kasının kana verdiği bazı enzimlerin, kan testleri ile seviyelerinin ölçülmesidir.
Kardiyak rehabilitasyon programı: Kalp krizi ya da başka akut kalp problemi geçirmiş kişiler içindir. Bu program egzersiz, yaşam tarzı, rahatlama ve tedavi eğitimlerini içerir.
Kardiyak resenkronizasyon terapisi (KRT): Bazı kalp pilleri kalbin pompalamasını sağlayan odacıklardan sadece birine takılır (sol ventrikül). KRT denilen yeni kalp pilleri uygun kişilerde aynı anda her iki odacığa da takılabilir.
Kardiyolog: Kalp konusunda uzman doktor.
Kardiyomiyopati: Kalp kasının zayıflığına sebep olan bir hastalık.
Kardiyovasküler: Damarlar ve kalple ilgili.
Kardiyoversiyon: Anestezi altında elektrik şoku verilerek kalp ritmini normale çevirmek.
Kateter ablasyon tedavisi: Bazı kalp ritim bozukluklarının düzeltilmesinde kullanılan bir yöntemdir. Damar içerisine ince bir tüp (kateter) konulması ve bunun kalp kasına iletilmesi ile yapılır. Tüpün ucu kalp dokusunda yer alan anormal elektriksel sinyallere neden olan çok küçük alanları yok etmek üzere yoğun enerji iletir.
Kolesterol: Kolesterol vücudumuzun tüm hücrelerinde bulunan yağ benzeri bir maddedir. Vücudun çalışabilmesi için gereklidir, ancak kanda fazla miktarda bulunması zararlıdır. Kolesterol bir yandan karaciğerde üretilirken, besinlerle de alınır.
Konjenital kalp hastalığı: Kalp hastalığı ve ana damarlarda anormalliklere sebep olan, doğuştan gelen kalp hastalığı.
Koroner arterler: Kalbe kan getiren damarlar/kalbin beslenmesini sağlayan damarlar.
Koroner bypass ameliyatı: Kalbin beslenmesini artırmaya yönelik yapılan operasyon.
Koroner kalp hastalığı (KKH): Koroner atardamarların duvarlarının kademeli bir şekilde daralması.
Koroner tromboz: Daralmış koroner damarlarda pıhtı oluşması ve kalp krizine sebep olması.
Koroner kalp hastalıkları için risk faktörü: Koroner kalp hastalıklarının oluşmasına sebep faktörler. Bu risk faktörlerinin içinde; sigara, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, fiziksel hareketsizlik, obezite, şeker hastalığı, cinsiyet, etnik köken, yaş ve aile öyküsü sayılabilir.

L

Lipid düşürücü ilaç: Kolesterol seviyesini düşürmek için kullanılan ilaç.
Lipidler: Kandaki kolesterol ve trigliseridin de dahil olduğu yağ parçacıkları.
Lipoprotein: Kolesterolün vücutta taşınmasını sağlayan bir proteindir.
LDL kolesterol (düşük yoğunluklu lipoprotein): Kötü kolesterol. Damar sertliği ve koroner arter hastalığı riskini artırır.

M

Mekanik kapak: Hasarlı ya da hasta kalp kapaklarıyla değiştirilen yapay mekanik kalp kapakçıklarıdır.
Mitral darlık: Mitral kapak tıkanıklığı.
Mitral kapak: Kanın sol kulakçıktan sol karıncığa geçişini kontrol eden kapak.
Miyokard enfarktüsü: Kalp krizi.
Miyokardiyum: Kalp kası.
mm Hg: Milimetre cıva. Kan basıncının ölçülmesinde kullanılan birim.
mmol/I: Kandaki kolesterol ve diğer yağların ölçümünde kullanılan birim.

N

Nikotin: Sigarada da bulunan bir kimyasal madde.
Nikotin replasman tedavisi: Nikotin içeren maddeler (bant, sakız, burun spreyi) yardımıyla sigarayı bıraktırma tedavisi.

O-Ö

Obezite: Yüksek kilonun sağlık sorunları ve hayati risk oluşturması.
Omega-3: Balık yağında bulunan bir yağ çeşididir. Kanın pıhtılaşmasını önlemede ve trigliserid düzeyinin düşürülmesinde yardımcıdır.
Ödem: Suyun vücutta düzgün bir şekilde taşınamaması sonucu oluşan şişmeler.

P

Palpitasyon: Kişinin kalp atışını hissetmesine yol açacak şekilde kalbin hızlı veya düzensiz atması.
Paroksismal: Ani ve geçici krizler halinde gelen.
Paroksismal noktürnal dispne: Özellikle sol kalp yetersizliği sonucu gelişen akciğer ödemine bağlı olarak hastayı geceleri uykusundan uyandıran ataklar şeklinde gelen, hastanın oturması ile geçen nefes darlığı.                                                                                                                                                                                                                                                                               Pasif içici: Sigara içmediği halde başkalarının içtiği sigarayı solumak.
Periferal vasküler hastalık: Kol ve bacakların, damarlarda yeterli kan taşınamadığından hastalanması.
Platelet (trombosit): Kanın pıhtılaşmasına yardımcı olan küçük kan hücreleri.
Pulmoner: Akciğerlerle ilgili.
Pulmoner arter: Kalpten akciğerlere kan taşıyan atardamar.
Pulmoner kapak: Sağ karıncıktan akciğer atardamarına kanın geçişini kontrol eden kapak.
Purkinje sistemi: Elektriksel uyarıların kalbin içinden geçmesini sağlayan ağ şeklindeki lifler.

R

Resusitasyon: Nefessiz kalan ya da kalbi duran kişinin tekrar hayata döndürülmesi.
Revaskülarizasyon: Var olan damarların açılması ya da tıkalı koroner damarların açılmasını sağlayan, yeniden damar oluşturulma işlemidir.

S

Sinüs bradikardisi: Kalp hızının yetişkinlerde dakikada 60 atımın altında olması.
Sinüs düğümü (sinoatriyal düğüm/SA nod): Kalbin kasılabilmesi için gerekli elektriksel uyarılarıbaşlatan yapı.
Sinüs ritmi: EKG tarafından kaydedilen kalbin normal atışı (dakikada ortalama 60-100 atım) ve ritmi.                                                                                                                                                     Sinüs taşikardisi: Kalp hızının yetişkinlerde dakikada 100 atımın üzerinde olması.
Sistolik kan basıncı: Kalp kasıldığı sırada ilk okunan değerdir. Büyük tansiyon da denir.
Sol ventrikül hipertrofisi: Sol karıncık büyümesi. Genellikle hipertansiyonla ilişkilidir. Kalp sürekli yüksek basınçta kan pompalar. Bu artmış iş yükünün sonucu olarak, akciğerlerden gelen temiz kanı vücuda pompalayan kalbin sol karıncığının duvarı kalınlaşır. İlerleyen dönemde sol kalp yetersizliğine neden olabilir.
Stenoz: Kalp kapakçığının tam açılmaması sebebiyle kan akışının yetersiz olduğu kapak darlığıdır.
Stent: Koroner anjiyoplasti ile damarın daralmış kısmına takılan metal örgüden oluşmuş küçük bir tüptür.
Sublingual: Dil altı. Bazı ilaçlar bu yolla alınırlar.
Supraventriküler taşikardi (SVT): Kalbin üst kısmında sürekli elektriksel aktivitenin sebep olduğu kalp ritim düzensizliğidir.

T

Taşikardi: Hızlı kalp atımı.
Tekli doymamış yağ: Kötü kolesterol LDL nin düşürülmesine yardımcı olan iyi yağdır. Zeytinyağı, ceviz yağı, kanola yağı, avokado ve bazı margarinlerle bulunur.
Tilt testi: Kalp atım hızının ve kan basıncının ayakta veya yatar pozisyonda olunmasına bağlı olarak nasıl değiştiğini gösterir.
Trans yağ: Yağların çok yüksek sıcaklıklarda ısıtılması, kızartılması veya defalarca kullanılması sonucu ortaya çıkabilen veya margarinlerin üretimi sırasında bitkisel sıvı yağların kısmi hidrojenasyonu ile oluşabilen yağlardır. Trans yağlar, bu şekilde üretilen katı margarinlerin yanı sıra, tam yağlı süt, koyun ve kuzu etleri gibi bazı hayvansal kaynaklı ürünlerde doğal olarak bulunur.
Tromboz: Damarlarda ya da kalpteki kanın pıhtılaşması.
Trombüs: Kan pıhtısı.
Transözofajiyal ekokardiyografi (TÖE): Yemek borusu yoluyla kalbin detaylı görüntüsünün alınabildiği bir yöntemdir.
Transvenöz: Damar yoluyla.
Triküspit kapak: Sağ kulakçıktan sağ karıncığa geçen kanın akışını kontrol eden kapak.
Trigliserid: Kanda bulunan bir yağ çeşidi.

V

Vasküler: Kan damarlarıyla ilgili.
Ven: Vücudun çeşitli kısımlarından topladığı kanı kalbe geri getiren damar.
Ventilatör: Yapay solunum makinesi.
Ventrikül: Kalbin iki ana pompalama odacıkları, karıncık.
Ventriküler fibrilasyon (VF): Anormal kalp ritmi hayati bir tehdittir. Kalbin karıncıklarına hızlı ve düzensiz uyarılar gönderilir. Kalp kanı düzgün pompalayamaz ve pıhtı oluşabilir.
Ventriküler taşikardi (VT): Kalbin karıncıklarına çok hızlı elektriksel uyarıların gönderilmesi ile kalp atımının hızlanması.

Y

Yüksek tansiyon (hipertansiyon): Kan basıncının önerilen değerden yüksek olması.

Referans: Heart Foundation- Heart Words Glossary A-Z. https://www.heartfoundation.org.nz/know-the-facts/heart-glossary. Erişim tarihi: 21 Temmuz 2015.

Kalbinidinlesen ile ilgili içerikler ve güncellemeler hakkında bilgi almak için e-bülten’e üye olun.